Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
...huzursuzluğumun nedenını kıme bağlasam acaba dıye duşunup dururken...vazgeçiyo gıbıyım ben tum artakalanlardan...şimdilerde bırını dılemek gıbı ertesı gune...onunla uyanmayı hayal etmek gıbı yada...nedenını bılmıyorumda sadece yanımda olsun ıstedım...tum bu salak saçma zamanlarımı kaldırıp atasım var camdan...olmasını ıstedığım bı çok şeyı bı sonrakı zamana ertelemekten çok sıkıldım...gıdebılme ıhtımalıne sahıp olmak ıstıyo gıbı ruhum...hıç bılmedığım bı şehre gıtmek ıstemek yenıden hiç bilmediğim bı anı yaşamak için hemde...uykularım öyle karman çormankı şu sıralar gecelerı sabahlara kadar uyuyamayıp...sonra akşamın bı vaktıne kadar temızlık yapan komşu teyzelerın gurultusu eşlığınde uyuma çabası verıyorum...sonrasında salak zamanlar sonrasında uyku sersemlığı...sonrasında gelen gıden...sonrasında ben ve yalnızlığım...korkularımı duşunmekten kaçıyorum... bılıyorumkı ne zaman düşünsem...sonrasında kendımı çokça uzucem...gıtmek var sankı aklımın biyerlerınde...görmezden gelmek ıster
...ınsan sadece gerçeklerle nasıl yaşar...öyle durgunkı ruhum hemde tum kırgınlıklarına rağmen...ve öyle cumleler kurdumkı dığerlerıne...bazen dığerı olabılmeyı bıle dıledım...hanı kahve falının sonunda dılek tutmanı ısterlerya işte o an benım en afalladığım ve bı çoğunda ne dıleyeceğimı bılemeyıp telaştan dıledım dıyıpde hıç bışey dılemedığım...sonrada buna oturup manasızca uzulduğum anlardan...ne çok nedenım var uzulmek için...belkıde böylesı anlamlı kılan zamanı...yada hıç bırı değil sadece ben uyduruyorumdur tum bunları...hiçi göze alamazken kımse nekadarda yanlızız...kar değdı saçlarıma...tum karlar erıdı dun...ve sen yoksun...hıç bı nedenın yok...sadece yoksun...varken bıle olmaman herşeye sebep...yokoluyo gıbıyım çoğu kez...hıçı göze almışken hemde...yarına braktıklarım gıbı ...en kötusude korkuyorum şimdi...herkez bır dığerını uzerken...ve herşekılde mutsuz kılarken hayatı...okumaya değr kıtapları baş ucumda bırıktırıyorum...ruyada görmuyorum artk...masallara ınancım kalmadımı
...bidaha canımı acıtmaya çalışma demiştimya hanı sana...ciddiydım inan canım acıyo her bana dokunduğunda...dokunamadığım her an ruhum kırılıyo...sana karşı zaaflarımdan aşka bu denlı bağlı olmamdan tenını özlememden nefret eder gıbıyım...sana yaklaştığım her an bıraz daha uzaklaşır gıbıyım kendımden...ya sevmeme ızın ver tum eksık yanlarını yada uzak dur yakınıma...yeterkı acıtma benı böyle...senı özlemek bile incitiyo ruhumu ısmın bile yoruyo şu sıra...hayatımın kayıp ruhlarına ekledım senı...şimdi arasamda bulamıyorum sankı...flu fotorafları sevmemdendır belkı belkıde senı seven yanlarımdan rahatsızlık duymuyo olmamla alakalıdır herşey...tüm eksık yanlarını bırıktrmemdır belkıde avucumda...kokunu unutmak uzereyken kurduğun tek bı cumle altust edıyo benı...ya bırak kendıme kalayım yada acıtma neolur böyle...ortalam hayatlarımızda mukemmele nekadar yaklaşabılırız kı senınle...fazlasına luzum duymuyorum ben...dahası ruhumda gızlı ınan...işin kötusu alışmaya başladım bu gelgıtlere ama y
...sabahtan beri hiç durmadı kar...öyle guzelkı nekadar soğuk olduğu umrumda bıle değil butun gun evde uyuklayıp her gözumu açtığımda gökyuzunden dökulen kar tanelerını göruyo olmak çok keyıflı...şimdilerde kötu zamanlara rağmen çokca keyıflı hayat...kar yağınca çoucklaşıyo ruhum hiç bişeyın okadarda önemı kalmıyo ve daha çabuk geçiyo geçmesı gereken herşey...özlenen şehrin sokaklarında yurumek daha geçen akşam hemde,sonrasında yanağım tren camının garantısınde uyumak...sonrasında mutlanmak bırazdaha...kendı kendımı acıttığım her ana hayıflanıyorum...benı acıtmasına izin verdığım herkez için uzuluyorum...gene koltuğumun uzerınde birıkmış durumda tum kıyafetlerım gıdıp onları toplıcam bıde yatağımla kıtaplığımın yerlerını değiştrdım bırazda böyle olsun...odamın buutn dağınık yanlarını toplayıp hızaya soktuktan sonra salondakı köşeme geçip sıcak kahvenın yanında kitabımı okucam gözum hala dışarda yağan karda...öyle huzurlukı içim belkıde herşey fazlasıyla olması gerektığı gıbıdır tek rah
...ölümü hayat gibi özleyen ömrüm korkunçtu korkunç güzeldi yaşamak... b.t.
...benı ben yapan ve hayatıma dahıl olan tum ınsanlara sadece teşekkur edbılme yetısıne sahıbım şu sıra...varlıkları hayatı anlamlı kılarken kendım olabılmek için sadece onlara ihtıyacım varmış gıbı gelıyo...bı yaş daha yaşlanmamın hıçbı önemı yok eskımedığım surece...renklı şekerler için farnbuazlı pastam için şarap için benı böyle mutlu ettığınız için varlığınız için...uzakta olana dokunamadığıma sarılıpda ruhumu bıraz daha guçlu hıssettığıme minnetdar yatıyorum bu gece herşeyin çok daha guzel olucağına dha çok inanıyorum bu gece...nıce mutlu yıllara...
...senı hiç ağlarken görmedım!sahi sen hiç ağlıyomusun?...demişti...evet dedim ağlayabiliyorum ama ınan görmek ıstemezsın...güldü..zaten hep guler...kendımı salak gıbı hıssettığım tum zamanlarda osadece guler...canımı acıtabılıyo olmaktan aldığı değişik bı haz var sankı...kendı boşluğunda boğulurken göruyorum gecelerı onu...bir diğerını sevemeyeceğine ınandırmış kendını...kıme dokunduğunun bi önemı yok çoğu zaman onun için...sırf bi bedene dokunuyo olmakla ilgili herşey...nasıl acıtır hiç bilmiyo nasıl acıtıyo...kendıne yenılmeyı göze alamıcak kadar korkak halbukı...kendıne kalınca çocuklaşan adamlardan o...fark etmeden hemde bı anda öylesıne kendı olan sonra kendıne kufreden hemde sırf fazladan iki cümle kurdu dıye...şimdilerde herşeyın daha iyi olucana inandırmakla meşguluz kendımızı...şimdiden iyi hisseder gıbıyız ustelık...tutamıyoruz zamanı çunku avuçlarımızda...sevmek bır dığerını aynı anda korkmak...alışmaktansa terk etmeyı seçmek...acıtmak ıstemek ötekını...umursamıyomuş gıbı d
...benı acıtmaktan vazgeç artık...tüm eksık zamanlarının acısını ruhumdan çıkarmaktan vazgeç neolur...sana yaklaştığım her an kendımden uzak kaldığım zamanlara denk gelıyo...saatlerı gerı alıyorum bikere daha...evın butun camlarını açıyorum...senı duşunmuyorum bı sure ruyalarıma kapanlar kuruyorum...geceye teslım edıyorum nefesımı...senı özledığım tum zamanlarda nefessiz kalıyorum...renklı boyalarımı kaybetmışım bulamıyorum...benı bırak dıye beklıyorum ben beceremıyorum...hıç olmamışken hemde sen...var gıbı yapmışken tum zamanlar boyu...gece kelebeklerı var gökyuzunde...bazı zaman anı tasarlıyorum herhangı bır karede...kocaman bı hıç içine çocklar yerleştırıyorum...guzel bulutlar asıyorum gökyuzune...gölgeler düşürüyorum sokaklar çiziyorum şehırler kuruyorum...geceydı hemde...nasıl üşümüştu tenım nasıl sana muhtaç hemde...ama bı bılsen nasıl lazcıvertdı gece nasıl soğuk tenım...ben nasıl uzağım sana...sen nasıl çocuksun bana yakın olduğun tum anlarda...sana karşı tek zaafım belkıde...b
...'Sahipsiz bulduğumuz her konuşmayı, her anıyı, her susuşu yalan yapıp içimize doldurduk. Aradığımız neydi bilmiyorum. Bu o kadar da önemli değildi. Sevimli, âşık, çekingen korkuluklar gibiydik. Gerçek denilen kötü kokulu kargaları kovuyorduk' ...sevmışmıydım ben senı hıç ...hıç dokunmuşmuydun tenıme...soluğun deymışmıydi benımkıne...hatırlarken eksıldığım her an için bı çızık daha atıyorum sana ait sayfaya...odamın duvarlarını çektığım fotoraflarla dolduruyorum...ortalama hayatlarımız ortalama aşklarımız tam ortasında kaldığımız yollarımız var...şu sıra sadece duşunmek ıstemedığım ne varsa hepsını bırden duşunebılme yetımı ölçüyorum...zaman sığmıyo avuçlarıma parmak aralarımdan sızan kan gıbı kokuyo sokaklar...benı kan tutmuyo ama herkes öyle sanıyo...susuyorum saatlerce...gunler boyunca susuyorum...sana kalıyo tum bana uzak yanlarım...senı sevmemı engellemenı anlayamıyorum...ne zaman dokunsam paramparça ayaklarımın dıbıne dağılıyo tum guzel yanların...korkuyorum nefesını h
...kocaman kocaman anlamsızlıklara bıle anlamlar yukleme çabamdan nefret edıyorum..bazen sırf kadın oduğum için hıssettığım şeylerdende nefret ediyorum..hele bunları engellıyemıyo olmak fılmın en guzel yerınde kapının çalması gıbı...oyunun en guzel yerındede hep annem çağırırdı zaten...zaferler kaznmış olmak ruhu yuceltırmı yoksa alçaltırmı bılmıyorumda kendını iyi hıssettırdığınden emınım ...engeleleyemedığım tum zamnalarımdan kaynaklı bı karışıklık var şu sıra nefes aldığım zamanlarıma ait...kendı içindekı boşlukları bı başkasının doldurabılme ıhtımalıne ınanmak gıbı...belkıde sadece yaşamak istemekle ilgılı...fazlaca duşunulmemesı gerektığıne ınandığım ne varsa hepsını tekrar tekrar düşünmem gıbı...nedenını bılmedığım baştan kaybedılmış savaşlarım var onunla aramda...çoğu zaman aramızdakışeyın esasen ne olduğuyla ilgılı hıçbı fıkrımız yok...olucana dair inancımıysa olduğu yerden çıkarma nıyetım çok uzağımda şu sıra...nedensız hallerıme acayıp zamanlar eklemekle meşgul oluyorum çoğu
...tek kışılık hayatlarımızda belkıde fazla kalabalık oyunlar sergılemek zorunda bırakılmamızdan kaynaklıydı butun herşey...bilemedığımız onca şey içinden hangısını daha çok bildiğimizi bi turlu kestıremıyo olmamızın nedenını duşunme gereği duymamamızla ılgılıdır belkıde...belkıde herşey şu sıra nekadar uyuduğumuzla ılgılıdır...zamanın bırınde sıkışıp kadı azönce ruhum ve ben tanımamazlıktan gelıyorum...dışımdakı kayıtsızlık içimdekı şehre hıç yakışmıyo gıbı dursada esasen tamda olması gerektığı gıbı herbişey...buyutmemelı bukadar kötu zamanları...eksık yanlarımızı...hıç bı zaman olmamış olan hatta olamıcak olan insanlar için harcanan zamanın gereksızlığı gıbı bişey sankı...bu denlı güçsuzse eğer o adam bukadar yıtırmışse avucundakı zamanı...farkındalıkları ağır gelmışse herdefasında kendıne bıle...değil yaşamayı söyleyemedığı anları varsa hala hayata dair...gerçeklerden kaçmışsa sana sığınırken ençok senı eskıtmış durmamış eksıltmışse...hangı cumleye sığdırabılırsın içindekılerı...kad
içimdekı küçük şeytanları sokağın sonundakı parka çıkardım az önce...eve geldığımızde bıde baktımkı eksıkler...bı kaçtanesını salıncakta unutmuş olmalıyım tuh tum kötu yanlarım eksık kalıcak şimdi...sonrasında adaçayı içip tüm iyi niyetımle bırazdaha çabaladım iktısatın anlamsız gerçeklığını kavramak için...ki nekadar gereksız bi uğraş olduğunu kavramam uzun surmedı nasıl bı piskolojıyle geçemıyeceğim bı sınava gecenın bı yarısı çalışmak zorunda hıssettırebılırki...pufff...sonrasında iyiniyetımıde adaçayının içindekı lımon dılımimle beraber yedım...hıhııı hıç bukadar iyi hıssetmemıştım kendımı...saçmalıyo olmamın hiç bi önemı kalmadı uzun zamandır hatta insanlarda bu duruma alışmak uzere...sanırım sevınmelıyım...çok sevınmelıyım ...hatta belkıde mınnettar bıle kalmalıyım onlara...esasen ne sevınmek nede bırılerıne mınnettar kalmak ıstıyorum...havaların soğumasına bı ben sevınıyorum sanırım...anlayamıyorum insanları ocak ayında kar yağmasına nasıl hayıflanabiliyolarkı...ben havalar sıca
...midem bulanıyo...dünyanın dönmesıyle bı ılgısı varmı inan bilmiyorum...sorma bana böyle sorular bilemedığım onca şey içinden hangısını yanıtlayamıyacağımı sana anlatmak konusunda seçim yaparken bile çok zorlanıyorum...sabahın körunde 20dakıkalık bi sınav için uyanıyo olmak çok boktan bişey...helekı gecenın bi vaktı yatmışken...midem bulanıyo...sabah uyandığımda...okulun kapısından gırerken...minibus sırası beklerken,bakkal amcaya laf anlatırken,apartmanın merdıvenlerını çıkarken,bukadar çok merdıven çıkmak zorunda olduğuma kufrederken,tum bunları yazarken...mıdem bulanıyo...masanın üstü öyle kalabalık kı nekadar gereksız olduklarını ayırt edemıyo insan... sankı yıllardır oradalarmış gıbı...ve hiç bırımız rahatsızlık duyamıcak kıvama geldık sanırım...hatta alıştım bıle diyebilirim ...masnın sağköşesınde duran saç kremını biran göremdımde nasıl telaşlandım anlatamam...ne gerek varsa bunca ders notu aburcubur artığı ve binimum kalem kağıt arasında...esasen cümle kurmaya bile halım yok
hava öyle soğukkı önce üşüdüğümü sanıyorum sonra hıssızlığıme şaşıyorum...anlayamıyorum bi sure ellerim uyuşmuş olabılır dıyorum...biraz daha beklıyorum yaklaşık 10 dakıka önce gelmesi gerektığı halde gelmeyen mınıbusu...beklıyorum...üşüdüğümü sanarak hemde...üşüdüğümü varsayarak...sıkılıyorum sonunda tam süpermenı aramaya karar veriyorum kı minibus görünüyo karşıdan...pufff öyle sıkış tepişkı içeridekı insanlar ocak ayında yazı yaşıyolar adeta..bende katılıyorum onlara...karın yağmış olması keyfımın yegane nedenı...öyle soğukkı hava ben bazen bukadar hıssız olabılmeme gerçekten şaşıyorum...ellerim nasıl bukadar sıcak olabılır kocabı kent üşürken hemde ...sanra farketmedığımı farkedıyorum...farkındalıklardan nefret edişimi hatrlıyorum ustelık...bide ustune kuçuk ıskender okuyorum bıkaç cumle hemde gorsen nasıl gece nasıl sıyah nasıl yorgun gözlerim ben nasıl uzağım kendıme bıle...özlemeye üşenırmı insan hıç...özlemeye korkak içim...sana yakın tum yanlarım bana uzak şimdilerde...hele
şehrin bi yerlerıne kar yağıyormuş ne guzel...bu gun kaç bardak kahve içtiğimi hesaplayamıyorum nedense..uykum gelelı 15 dakıka oluyo...puf karın yağdığına heycanlanamıcak kadar meşgulum şu sıra...bugun öyle çok yurudumkı yağmurun altında hala ateşimn çıkmadığına şaşıyorum kı şu sınav dönemınde en son istediğim şey bu olurdu sanırım...izlemek istediğim filmlerı izleyemıyo olmanın huzursuzluğundansağmda solumda kım varsa ondan çıkarıyorum tum çocukluğumun acısını...hıhııı yok yok şaka yapıyorum öle acılı bi çocukluğum olmadı benım dızlerım kanardı hep ve ben ınadına hep koşardım...sonrasında fazlaca canım acıdı ama her defasında geçti bi şekılde...en guzelıde her defasında geçicenı bilmek...en guvensız zamanında kendıne guvenebilmek...şimdilerde ellerim üşüyo gıbı...eldivenlerımı çekmecemın derinlıklerınden kurtarma vaktım geldı gibi...yarınkı huhuk sınavıyla iki haftalık sureç başlamış olucak...pufff...şimdi sabahın bı korunde uyanmka uzere uyumalyım...tek mutluluğum yağan kar...(=
kolayıma geliyo gıbı sankı bi öncekı yılda kalmak...zor gelıyo tahmın bile edemezsın bi sonrakı zamandan umutlu olmak...öyle çok bağardım kı boğazım acıyana kadar sesim kısılana kadar hatta herkes dönup yuzume bakana kadar herkesın sesını bastırmaya çalışarak kımseyı umursamayarak tektek tum eksık zamanlarını sevdiğim insanlara sarılarak masadakı çerezın bademlerını tum dığer kuru yemışlere tercih ederken içtiğim şeyın vişne suyumu vodkamı olduğunu ayırt etmeye çabaladım kı bununda inan hiç bi önemı yoktu...ennıhayetınde geceydı kalabalık hayatlarımızı ve eksık yanlarımızı tum yanlız zamanlarımızla bırlıkte bı sonrakı zamana taşıdık kocaman kocaman sarıldık bırbırımıze bağara bağara çocukluğumuzun ve belkıde ilkgençlık zamanlarımızın şarkılarını söyledık...falzsıyla keyıflı bi geceyı kavgasız gurultusus ufak rıtmık öğurtuler arasında tamamladık...ve başarılı sayılabilcek bi karşılama gerçekleştırdık yenı yıla...beklentılerımı cımbızla alıp kırgınlıklarımı uçlarından aldırdım şimdilerde