kolayıma geliyo gıbı sankı bi öncekı yılda kalmak...zor gelıyo tahmın bile edemezsın bi sonrakı zamandan umutlu olmak...öyle çok bağardım kı boğazım acıyana kadar sesim kısılana kadar hatta herkes dönup yuzume bakana kadar herkesın sesını bastırmaya çalışarak kımseyı umursamayarak tektek tum eksık zamanlarını sevdiğim insanlara sarılarak masadakı çerezın bademlerını tum dığer kuru yemışlere tercih ederken içtiğim şeyın vişne suyumu vodkamı olduğunu ayırt etmeye çabaladım kı bununda inan hiç bi önemı yoktu...ennıhayetınde geceydı kalabalık hayatlarımızı ve eksık yanlarımızı tum yanlız zamanlarımızla bırlıkte bı sonrakı zamana taşıdık kocaman kocaman sarıldık bırbırımıze bağara bağara çocukluğumuzun ve belkıde ilkgençlık zamanlarımızın şarkılarını söyledık...falzsıyla keyıflı bi geceyı kavgasız gurultusus ufak rıtmık öğurtuler arasında tamamladık...ve başarılı sayılabilcek bi karşılama gerçekleştırdık yenı yıla...beklentılerımı cımbızla alıp kırgınlıklarımı uçlarından aldırdım şimdilerde daha hafif ruhum...uzağımda kalan tum 3.tekıl şahıslara mutlu yıllar dılıorum kuçuk harflerle...sonrası hep aynı...ocak ayındayız ve hava hala bahardan kamış gibi kokuyo doğum gunum yaklaşıyo ve ben sadece kar yağsın istiyorum...herşey olması gerektığı gibi sankı...bı adama bağlanmak için fazla şeye gerek duymuyoruz tek lafa bağlı tek bakışa aşık olabılme yetisine sahıp ruhlarımız...ve ben uzağımda kaldığı tum zamanlar onunla uyandığım sabahları özler gibiyim yınede...ustelık bu denlı ıncınmışken ruhum...ah şu aşka yenık ruhum...esasen tek dileğim tüm sevdiklerimin nerde ve kımınle olmak istıyolarsa orda ve onunla olmaları...zamanı yıtırmemeleri...mutlu yıllar...
Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
Yorumlar