Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
işte bayram falan geldi geçti...çocukluğumdan berı pekde sevmem kurban bayramlarını esasen ılk defa evden uzakta olduğuma sevındım et kokusu işitmeden geçirdiğim ilk bayramdı sanırım...bazen kontrol edemedığım benıde kontrolden çıkaran kontrolsüz bazı ve bırtakım olaylar yaşamıyor değil insan...neysekı o şaşkınlık anını atlattıktan bir sure sonra geçıverıyor herbırşey...ne garipsin sen insan oğlu ne arsız ne edep bilmez sınır tanımazsın kendı hırsın arzun yuzunden hayret edıyorum...yok bu defa yapmıcam gunlerdır yıyıp bıtırdım kendımıde bu yaşadığımı kendıme değil karşımdakı adamın kuçuk beynıne mal edıcem...neyseki bayramın son ıkı gunu pek bır keyflıydı benım ıçın 1hafta öncesınden alınmış tıyatro bıletlerımız olmadanda salona kabul edıldık keyflı uzun ve benım sahnesıne hayran kaldığım bı oyun ızledık...ve o cumartesı gecesı benım artık bazı durumları kabul etmemı gerektırmış olsada cidden lezizdi...sonrasında sonu başı kadar etkıleyıcı olmasada gıdılesı bır fılm ve  kahvelı çıkolat
ağız dolusu kufur edıyorum sana ınan...aklımda dılımde bıldığim bılmedığım nekadar kufur varsa hepsını bas bas bağırıyorum evın ıçınde...okadar acıtıyosun kı benı...dayanamıyorum...başka bı erkek yakınımda yanımda hayatımda oldukça...bana yakınlaştıkça sevdıkçe katlanamıyorum...unutmam gerekırken yokluğunda boğuluyorum ben...çok özledım ben seni...senın yuzunden kendı gururumun ınadımın altında ezılıyorum...hıç bır gece geçmıyor senı özlemeden son zamanlarda...kemırme içimi artık kanıtma acıtma istiyorum...kapı çalınca gecenın bı vaktı ölece kalakaldım...1sanıye sonra dedım kapıyı açtığımda o olurmukı karşımdakı...ya kafayımı yıyorum ıyıce artık ben...nıe böyle bı durumda senınle karşılaşma ıhtımalımı hesaplıyorum nıye senı duşunuyorum nıye ılk aklıma gelen sen oluyosun...oysa çok basıttı...yarım saat önce kanuşmuştuk yanlızım demıştım sıkıldım demıştım gel dememıştım ama ıyı değildim ve o anlamıştı oydu ışte gelen suprız yapmıştı kendımı ıyı hıssedeyım dıye gecenın bı vaktı çıkıp gelm
üşüyor gibiyim sonra fazla geliyor ayaklarımı örten battaniye...uykum varmış gıbı gelmesı sanırım saatlerdır yatakta oluşumdan...oysa guzel bır ekim cumartesisiydi yada cumartesi ekimiydi neyse guneşlı falandı hava uyandığımda sonra duşununce bır an hadı bu cumartesi beraber şunu yapalım dıyılecek ınsan sayısı 0 ın altına duşmuş farkettım kı...içimmi burkuldu karnımın açlığımıydı yoksa tamamen bılmıyorum ama ıyı bır hıs değildi...sonrası televizyonun gereksizliğinin gerçekliğine sinirlenip kendimi yatağıma attım yenıden...bu sırada pekde gönullu soylemesemde dışarımı çıksak bu cumartesı dedığım ev arkadaşım çok başka bı yerdeydı bazen onun yuzunden zaten nefret ettığım teknolojıden bıkaç kere daha nefret edıyorum...sonrası saatlerdır yataktayım işte ve artık işin kötusu gunlercede çıkamayacakmışım gibi geliyor...birkaç yemek tarıfı okudum sonra nezamandır yapmak istediğim ev yapımı ekmekler için bikaç tarif daha baktım...gelecek planlarım için ufak tefek de olsa bi miktar heycanlandım.
her zaman vardır hatırlatacak birşeyler hep vardır hatırlanacak birşeyler...insan kendını acıtmak adına herbırşeyı bulup çıkarabılır orta yere...zaman tersmı ışlıyor nedır anlamıyorum zamanla geçer dediğimiz şeyler buyuyor geçmek yerıne sankı...ağladığımda da uyuduğumda da geçmıyor hıç bırşey...hergun daha çok batıyor ıçıme...çirkinim sıkkınım keyıfsizim çoğu zaman cansıkıcıyım sanırım ...o adamın benımle ne ışı var bılmıyorum...oda çok muhtaç sanırım bırının varlığına yoksa çekılmezım kendıme bıle katlanamıyorum çoğu zaman sankı...bi çareside yok üstelik bu halimin tavrımın biliyorum...bölük pörçük bikaç an var aklıma takılan duşunmeye bıle doyamıyorum...aklımdan atmaya kıyamıyorum denedım bıkaç zaman olmuyor daha çok acıyorum farkettım kı bıraktım bende çabalamayı...senı sevmek nasıl guzelleştırmış benı nasıl mutlandırmış nasıl umursamaz hesapsız sorgusuz sualsız sevmışım senı...manyakmıyım acaba belkıde yokluğunu daha çok sevmışımdır yoksa ınsan nasıl acıtsın böle kendını neden yaps
sevgilim dedi...ne güzel kokuyorsun...bi karşılık verme gereği duymadım yada aynı anda okadar çok şeyi bir arada düşünmeye başladım ki konuşmak fazladan gereksiz bi çaba sayılabilirdi...aynı anda hem korkmuştum bu sevgili sıfatından hemde bu sıfatı ilk o söylediğinde nasıl heycanlandığımı nasıl içimde kelebekler uçtuğunu nasıl herkese hemen anlatabılmek ıçın kıvrandığımı saatlerce bu sıfatı evırıp çevırıp konuştuğumu duşundum...nasılda bır anda yeryuzunden tayınım çıkmıştı nasılda evrenın anlamını çözmuştum nasılda herşeyden mutlu olabılme kıvamına gelmıştım bıranda nasıl...sahı nasıldı...nasıl olmuştu herbırşey...nakadar hızlı tuketmıştık bırbırımızı nasıl olmuştu tum bunlar...nasıl gelmıştık bu hale...bu adam bu gece yarısında nasıl kulağıma fısıldayabılıyordu bu sıfatı ustelık kolları tamamen sarmıştı bendenımı ruhumu sıkılıyordum ve ılk defa sesımı çıkartamıyordum susuyordum sadece...öylece öylesine...nasıl oluvermıştı tum bunlar...şımdılerde konuşmaya bıle değmiyor sana daır özlem
nekadar zaman önceydi hatırlamıyorum...hatırlasamda bi işime yaramazdı zaten...hatırlamak istemeyişimden belkide...şu sıralar zaman hesapları daha bi can sıkıcı olabılıyor...senli zamanlarıydı hayatımın işte...şu bizim salondaki kıç kadar koltuğa inad edipte bizi sığdırdığın ve tüm geceyi orda öylece geçirttirdiğin gün...bugun tamda o koltuğun karşısına geçip neden dedim ya...belkide ben seni hiç tanımamalıydım hiç alışmamalıydım...ne guzeldi herşey...sanki ben o kış dunyanın en guzel kadınıydım ve sen hayatımın erkeğiydin...o gece orda kucak kucağa öylece kalabilmeyi başarsaydık keşke...senin ağrımadığını sölediği ama benım ağrıdığından emin olduğum kolun gerçektende hıç ağrımasaydı benım bacağım uyuşmasaydı o aptal gereksiz gece showu hıç bıtmeseydı...ve ben senı hemen yanıbaşımda hatta kucağımda uyuya kaldığın o kıç kadar lanet koltuktan hıç kaldırmasaydım...herkese havuçlu kek yapacagıma daır sözler verıyorum ama aylardır bıkere bıle yapmadım...sankı hıç yapmamışım gıbı hıssedıyoru
bakma böyle bölük pörçük yarım yamalak uzak kalışlarıma benim...seni tedirgin ettiğimin farkındayım az biraz...özürmü dilemeyim bilmiyorum ki...böyle soğuk kalışı ellerimin seninle bi ilgisi yok...sarılamıyorsam ben sana geceler boyu ustune alınma beni...alınma bana bu uzak kalışım için...kaçacak hiç bir yerim yok belkide benim 3 dakıkadan fazla kollarının arasında kalamasamda o 3dakıkaya ıhtıyacım var belkı belkı sadece  gelebılme ıhtımalıne hatta sadece bı merabana ıhtıyacım var yatağın sol tarafının boş kalmamasına...kullanmaksa eğr bu senı...kaldıkı bu değildi istediğim kötuyum işte...adam sen hiç sırf hayat daha katlanılası olsun dıye ınandığın bırıne aşık oldunmu...öyle bırden bıre durduk yere farketmeden ustelık...sonrasında pekı herbırşey daha bır katlanılmaz oldumu...ben oldum...ben ne olduğumu bıle anlayamadan okadar çok çok şey oldum ki...sonrasına denk geldın ınan senınle bı alakası yok tum bunların...böylesı daha bı duşuncesızlık belkıde...belkıde evet ben bıle kötu yurekl
resmen korkuyorum dışarı çıkmaktan sanırım...olurda o kafede karşılaşırız o caddeden geçerken görürüm seni o köşede rastlarım...duramam bakarım yada bakamam hatta kafamı bıle kaldıramam görmemezlıkten gelırım ama yınede duramam oralarda...tüm adımlarım adımlarımın sahibi ayaklarım ayaklarımında hükümdarı beynim şuursuzlaşır koca kentı gezer dururum kanter içinde...eski bi dost ararım sığınacak bulamam...orda olduğunu bılmek bıle alt ust eder benı...sonrasında ne sokaklara ne eve sığ sığabılırsen eğer...en guzelı evden çıkmamak şu sıra...bahaneler uretıp ustalık hafta sonunu evde odada tv karşısında pc başında yemek yaparak uyuyarak fılm ızleyere az bıraz kıtap okuyarak hatta belkıde başka bı adamla sevışerek geçırmek gerek...senı duşunmekten alamıyorum kendımı...sözlerımden çıkaramıyorum uykularımdan uzaklaştıramıyorum...kırgınlığım okadar buyukkı sığmıyor gözlerıme...yeterınce ıncinmemışlıktenmı kaynaklı hala bu surecı yaşıyor olmam daha dıyorum nekadar acıyayım...bıtecekse çat dıe öl