Ana içeriğe atla
kırılıyoruz kırılıp dökülüyoruz hatta...zaman bazen gereğinden hızlıyken bırden hiç ilerlemiyor gibi...bazı şeyleri geçirmesi zamanını alıyor insanın hatta gereğinden fazla çabalamasını gerektiriyor...sonrasında ne vardı dedirtiyor insana ne vardıda beceremedik biz...bi akşam üstü el ele yürümeyi bir filmi yanyana yarıda bırakmadan bitirmeyi aynı denizde ıslanmayı birbirimize güvenmeyi ne vardıda yanyana olmayı beceremedik...insan hiç olmayacak adama gider aşık olur hiç olamayacağına...zaten olamayacağından gider onu bulur...ne yaşarsan kar artık işte yerle bir olana dek...yerle bir olmuştuk bizde bir anda ne inşa ettiysek unufak olmuştu ellerimizde...sen gitmek istedin gittin bense bunun için hiç bir şey yapmadım temizlık yaptım bır mıktar ağladım sonra kuçuk bı tatıle gttım çok özledım şarap içtim bol bol uyudum...tam dılım adından vazgeçmıştı sen döndun...yetmemıştı sana ben yeterınce hırpalanmamıştım saldırmamıştım ki sen vicdanını rahatlatasın...yetmemıştı bu ayrılık sana çok sakin sesiz olmuştu üzülüp üzülmediğimi bile görememiştin...acımalıydık oysa kırılmalıydık parçalanmalıydıkki sen vicdanını rahatlatasın...olduda paramparça yerle bir olduk sen döndukten sonra acımıda gördun dıledığın gibı nefretımıde öfkemıde pişmanlığımıda... ve vicdanın bı anda kuş olup kanatlandı sanki benı olduğum kadın olmaktan çıkardınki olmadığın o benım aşık olduğum adam rolünden sıkılmıştın...ve ben aslınla yüzyüze kalınca bocaladım saçmaladım üzülsemmi sevinsemmi bilemedim...
şimdilerde olamadığın ama benım aşık olduğum yanın aklıma gelıyor bazen...bırını sana benzettığımde sana dair bişey gördüğümde...sonra duşununce hiç olmamalıymış cümlesi gelip oturuyor karşıma karşılıklı kahve içiyoruz...başka bırı için değmiyeceğine inandırıyor beni bende inanıyorum...hayatımdaki senın dışında kalan tum dığer güzel zamanlara sarılıyorumiyi bile hissediyorum...çunku bazı adamlar olduğu gibidir fazlasıyla eksiğiyle ve insanın ruhunu eksiltmezler...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

...genel olara kendimden pek memnun değilim şu sıra...kendimle ilgili sorunlarım var kendimden sıkıldığım zamanlar kendime gelmem gereken anlar var...hayat sabah kalkıp gıyınıp dukkana gelmek gun boyu ınsanlara gulumsemek personelın abuk subuk ıstek ve saçma sapan tavırlarına maruz kalmak patronlara gereksiz laflar anlatmak para saymak ışıkları kapatıp taksı çağırmak taksıcının ona göre çok önemli bana göre çoğu kez anlamsız kalan hayat eleştırılerını dınlemek eve gıtmek herkul nereye ışedı çıka nereye kustu telaşından sonra abuk bı tv dızısı karşısında uyuyakalmak oldu...yatagın uzerındekı temız çamaşırlara hergun bır yenısı eklenıyor ve ben ıçerısınden bı çorap bır hırka alıp oldukları yerde bırakıyorum onları...akşamları çok yayılmışlarsa bırazcık daha kenara ıttırıyorumkı banada yer açılsın dıye...eskıden bıseyler cızerdım arada da olsa...çiçek yetiştirirdım kıtap okuduğum zamanlar vardı mesela...bıyerlere gıdıp bı bıra söyleyıp eskı bı arkadaşı bekledığım bıkaç zamanım vardı...ruh...
Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu  ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
acıların kadını tribinden çıkamıyorum şu sıra...zaten genel halim buydu hayatım boyunca son bıkaç yılda hayvan gibi çalıştığımı saymassak acıların kadını çizgimi aşmış salon kadını iş kadını gibi daha dolgun vede seksi kadınsı kimlikler edinmeye başlamıştım ki istifama iki üç kala sevdicegim gideli 10 koca gün olmuş ve ben yeniden acıların kadını duruşuma geri dönmüş durumdayım...para üstadım paran varsa herşeyin var demektir...lakin bir aşkın olmaya bilir birde iç huzurun e esasen bana sorarsan ikisi yoksa hangi çizgide olursan ol insan olma vasfını kaybediyorsun... hadi şimdi oturup parası olan zavallı aşağılık pislik zenginleri biraz ezelim...yok yok tamamen uykusuzluktan saçmalıyorum yada çok özledim... çok özledim lan 10 koca gün...acıların kadınına bağlamamın en buyuk sebebi...dun gittik biri nerdeyse benimkadar olmak uzere 5adet su kaplunbağası aldık yetmedı benım ıkı katım kaplumbağa heykeli aldık kaplunbağa havuzumun yanına...sonra bugun gıdıp 3 adet şapşal tavsik aldık...ın...