Ana içeriğe atla
sanırım çok üzgünüm...çok mutsuzum...çok özlüyorum...içimde milyonlarca cam kırığına denk geldiğim gece çok zor geçti...ateşım kımbılır kaçtı ölçmeye korktum...sabaha karşı bı ara sızmışım ağzımın ıçıde bır acıyla uyandım...aynada baktığım  yuzun sol alt dudağı çift kişilikmiş gibi davranıyordu...evet uyandığımda hayatımın ilk uçuğuyla başbaşaydım...keşke onunla bıtseydi ağzımın ıçındeki aftları farketmem 3snıyemı aldı sanırım ve 1 2 dakıka sonrada dişetlerimin eskisi kadar duzgun olmadıklarını farkettim...vücudum hüznume tepkı verıyordu...ve isyanın baş karakteri koca bir uçuk destek kuvvetleri ise aftlar ve şişmiş dişetlerimdi...gunlerdir yıyemıyorum sıcak hıçbırşey içemiyorum hatta okadar halsizimki sureklı yataktayım...bılmedığımden değilde işte kadınsal hormonardan hep bu aşk halleri...sankı ılk defa çok sevdı ruhumda ılk defa böyle bırakıldı...asu söyledi olmadı beyza söyledi olmadı ben kendı kendıme defalarca söyledım olmadı...en sonuda dun telefonum çaldı...alo...meraba ben sekan nasılsın?...serkan?...ve evet evren al bak bunun ıçınde kocaman bı şehrı 2gunde terk etmıştın yıllarca kımseye dokunamamıştın çokça ağlamıştın nasıl özlemıştin arkasından ettiğin küfürlerle karsa yol olurdu da ne oldu al bak dınle şımdı dıyordu...dakıkalarca konuştu bana sorular soruyodu ama onları bıle sankı dınlemıyordu tek derdi anlatmaktı...benı neden bıraktığını anlatmak özur dılemek...artık bı onemı yok demem bıle değiştirmedi konuşmmızı...ya o ınanmadı bı onemı olmadığına yada ona evren tarafından verılmış bu görevı tam anlamıyla yerıne getırmek ıstıyodu...gıdıyorum bende burdan dedı başka bıyere taşınıyorum...hala burdaykende sesını duymak anlatmak ıstedım dedı...nekadar iyi olduğumdan sonra ne desem haklı olduğumdan onun haksızlığından benım ıyı nıyetımden onun yanlışından benım mutsuzluğumdan sonra yıne haklılığımdan sonra yıne onun özurlerınden bahsetti dakıkalarca....telefon konuşmamızın başlarında konuşmam grekıyormuş gıbı hıssetmemden sırf becerıksıce cumleler kurmaya çabalıyordum...bı sure sonra sustum...sadece o konuştu...aralarda bırsuru turk fılmı repliği geçti umursamadım...ben dedım şımdı çok başka bı adam ıçın uzuluyorum...ama hepsı geçıyor...sanada ne kızgınım ne kırgın hepsı geçtı dedım çok çocuktum çok uzulmuştum vicdanın rahatlıcaksa inan hiç bi önemi kamadı beni nekadar üzdüğünün dedim...sadece biliyorum dedi...belki bi gün karşılıklıda konuşuruz dimi dedi...belki karşılaşırız...bilmem belki dedim...okadar çok iyi şey dilediki şahsıma gerçekten çok iyi biri olduğuma ınanacaktım...kendıne dıkkat et ıyıgeceler...neydı şımdı bu 5 yıl sonra gunah çıkarma eylemımıydı neydi...sonra duşundum hayatımın bı donem içine edip sonra zaman aşımından faydalanıp yalvar yakar arayan kaçıncı adamdı acaba...iyi biri olmaktanda nefret edıyorum artık sayenızde...duşunceli...incelik peşinde olmaktanda...sadece sevılmek ıçın sevmektende nefret eder oldum sırf bu son kullanma tarıhı bıkaç yıl önce geçmış cumlelerınız yuzunden...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

...çok fazlaca mutsuz olmanız için sebepleriniz olabilir,ağlamak için haklı nedenleriniz,çıkmayan yollarınız,yaşamak istemediğiniz zamanlarınız,kurmak istemediğiniz cümleleriniz...ve siz...sadece ve yeg den kendinizsiniz...başka nedenler bulmak için son bi çabanız kaldıysa içinizde hissedebildikleriniz için tanrıya şukretmekle başlayabilirsiniz...hissettiğiniz tek bi sıcaklık tüm hayatınıza bedel hayallerinize destek başarılarınıza neden demek olabilir belkide...ki ben tamda şu sıra bana armağan biri için teşekkür ediyorum tüm evrene...her defasında yenıden masalları sevdirdiği için inancımı yenılediği hayallerimi desteklediği için varlığının uzaklıklar yada zamanla ölçülemediği için başarılarıma neden hayatıma renk olduğu için...kazanmak yada kaybetmek değil var olabilmek ve kendin olabilmekti önemlı olan...bilmediğimiz savaşlara dahil edildiğimizde ve çokça üzüldüğümüzde birileri tarafından her defasında incitildiğimizde...ençok kahkahalarımız geliyo kulağıma bide hep var olucağına
oysa kimseden acısını çıkarmak gıbi bi niyetim yok...evet bi acım var ama bunu heleki sevdiklerime ödetmek değil amacım...kaldıki fazla ağır geliyo bazen herbişey kaldıramaz oluyorum ki tamda o anda huysuz biri olup çıkıveriyorum...telaşımın nedenı geç kaldığım onca şeyin bedeli gibi esasen...başka bi sebep bulamıyorum...ilaçlardanmı bu gerginlik bu mutsuzluk acaba...ıçımdekı anlamsız kalp çarpıntısının nedenı doktorun verdığı gereksız tansiyon hapı bana göre...yada kahveyi azaltmış olmamın bı etkısıdır kım bılır...sıkılıyorum herşeyden her durumdan her andan...yetiştirememkten korkuyorum hıçbır şeyı ve kendımı...neye uzatsam elımı eksık kalıyorum bır dığerıne yapamıyorum ışte...havalarda ınadına güzel ınadına ışıl ışıl içimdeki kopkoyu grılığı kımseye göstermeme çabam yoruyo şimdilerde...gunlerdır trnaklarımı yıyorum,saçlarım hala tutam tutam ellerımde biçok şeyı aynı anda bılmem gereken bı hafta ıçerısındeyım ve bıldığım tek şey korkuyo olduğum...gözlerine değmemek ıçın ınsanlardan
Kilometrelerce ne demek biliyormusun...hiç hayatında kilometrelerce uzaktayken ile başlayan cümleler kurdunmu.muhtemelen kurmamışsınız yada en azından kısmet olmuşta birkez öylesine bi laf etmişsen hatırlamayacağın kadar önemsiz bi konuda falandır herhalde.ben bu koca seneyi kilometrelerce uzakta geçirdim ondan ve kendimden ve geriye kalan tüm hayatımdan kilometrelerce uzakta...bir adım yaklaşamadan üstelik ne ona ne hayatımıza... Kilometrelerce ile başlayan onca kelime...tükendik...ne desem boş ne desem fazladan anlamsız kaldı...hayatımda kocaman bir anlam kayması öylece kalakalmış haldeyim...onsuz yaşamak hep eksik kalmak hiç yetememek gibi insan dandik bir film sahnesine ne kadar ağlar ki ... evet ben her daim sulu göz bir insandım Onu da al koy bir kenara...insan hiç uyuyamadığı gecelerden hiç uyanmak istemediği sabahlara nasıl uyanır uyanırmış...uyur uyanık yarım yamalak eksik gedik öyle böyle yaşarmış işte ne kadar yaşamaksa nasıl yaşamaksa kitap okuyamadan sevgiliye sarılıp uyu