Ana içeriğe atla
...karadutlu dondurma çıkarmış gözunu sevdığım cartdor amca...ustelık uzerınde çikolatadan yıldızları bıle vardı...bır bölum dızıye ne hoş eşlık ettı bır bılsenız...bazen herşey okadar zor oluverıyorkı tutunacak bırşeylere ıhtıyaç duyuyor ınsan...ben dondurmaya tutundum örneğın bugun...ıyıde etmışım sanırım...sevmek kolay dokunmak konuşmak herşey bukadar kolayken bu denlı karmaşık olaylara denk gelmış olmak...neysekı mevsım azbıraz zaman sonra yaz...neysekı karadutlusu bıtse çıleklı yada lımonlu her çeşıdı mevcut...kalbım kırılınca sözler bana dokunuyor...hayatını toparlarken bızı dağıttığının henuz farkındada değil ustelık...hepsını geçtım edecek tek söz bırakmaz hayat bazen...susmayı becerebılsem keşke...ıkımızde hırpalıyor cumlelerım...ıçımde kalsa benı dışıma çıktığında bızı parçalıyor çoğu zaman...ah sevgılı bır bana kalsan keşke...spora başlama gırışımımız nezaman son bulur bılmıyorum fazla umutlı değilim ya bu defada böylesını denıyelım...tıkanan nefes koşmayı kenara koydum nerdeyse yurumeyı bıle unutacak bır bunye rampa bır yol...namusaıt bır durum olduğunu duşunmememızın tek nedenı kapıma gelen sevgılı arkadaşlarımın spor aşkıylan yanıp tutuşuyor olmalarıydı...o değilde sonrasındaki duş hafiflik uzerıne koca bır kupa rezene ...oh mıs...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

...genel olara kendimden pek memnun değilim şu sıra...kendimle ilgili sorunlarım var kendimden sıkıldığım zamanlar kendime gelmem gereken anlar var...hayat sabah kalkıp gıyınıp dukkana gelmek gun boyu ınsanlara gulumsemek personelın abuk subuk ıstek ve saçma sapan tavırlarına maruz kalmak patronlara gereksiz laflar anlatmak para saymak ışıkları kapatıp taksı çağırmak taksıcının ona göre çok önemli bana göre çoğu kez anlamsız kalan hayat eleştırılerını dınlemek eve gıtmek herkul nereye ışedı çıka nereye kustu telaşından sonra abuk bı tv dızısı karşısında uyuyakalmak oldu...yatagın uzerındekı temız çamaşırlara hergun bır yenısı eklenıyor ve ben ıçerısınden bı çorap bır hırka alıp oldukları yerde bırakıyorum onları...akşamları çok yayılmışlarsa bırazcık daha kenara ıttırıyorumkı banada yer açılsın dıye...eskıden bıseyler cızerdım arada da olsa...çiçek yetiştirirdım kıtap okuduğum zamanlar vardı mesela...bıyerlere gıdıp bı bıra söyleyıp eskı bı arkadaşı bekledığım bıkaç zamanım vardı...ruh...
Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu  ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
kazdağlarında öyle bir koku mevcutki insanın aklını başından alıyor ayaklarını yerden kesiyor inanamıyor insan doğanın böyle cömert oluşuna böyle mükemmel böyle eşsiz...yer gök kokuyor arkadaş...zamanı geçmek üzere olan narenciye çiçeklerinin kokusunu yeni başlayan zeytin çiçekleri kovalıyor adeta arada akşam sefaları karışıyor hele birde yasemin eklendimi dayanılmaz oluyor her nefes alışınız başka bir karnaval başka bir şenlik...lakin ne dersem diyeyim anlatılmaz yaşanır bir durum...koku olayı çok karmaşık birşey zaten insanın içine işleyen böyle her birşeyi derinlemesine kadar hatırlamanıza yardımcı olan...malum taşınma telaşındayım bıkac zamandır eşyalarım orada burada toparlanmaya çabalıyorum gideceğim güne kadar en azından toplu kalma çabası benımkısı dun sevdiceğimin yeşil yakalı tşortu geldi elime benimkilere karışmıs...butun herşey boğazıma takıldı kaldı sanırsın yutkunmak ne hıç öğrenmemişim orada öluverıcem nefessızlikten...34 koca gun 34 upuzun gece geçmış 34 kes gunaymış 34...