Ana içeriğe atla
birde baktım ki çokça zaman geçmış...boyumdan buyuk şeyler olmuş...ben küçülmüşümde küçücük kalmışım zamanda...sesizce bazen kimsesizce kalmışım...şımdı saçımdaki tutam tutam renkler bazen güzel hissedebildiğimi hatırlatıyor gibi...ellerini özlediğim kadar yüreğinde aklıma geldıkçe susuyorum...kaldıki yitik zamanlarım senınkılere denk gelirdi her gün batımında...şimdi tek istediğim birinin parmaklarını saçlarmın arasında hıssetmek fazlasını ıstemez bı haldeyım...acırım dahasına ruhum parçalanır çorabım kaçar evde yıne ekmek bıter...sahi sınavlar başlıcak azbıraz zaman var...sonrasını bılmez bır haldeyım...tırnaklarımı hıç bukadar derınden kemırmemışım sanrım parmaklarıma geçtim bugun...masalda ıstemıyorum artık ınanasım gelmıyor gıbı...5sn ye yeter bana gözlerımın sana deydığı...fazlası paramparça etmedımı benı pul pul dökulmedımı derım etim acımadımı tenım yanmadımı dahasına...çilek mevsımı geçıyor gözumun önunde...ne fayda..neyseki sonrası kiraz...ne çok yakışırım çıplak ayaklarımla kiraz mevsımıne ben...öylece yatsam dızlerınde ...savaşmasak budefa...gel ruhunu dınlendır bende...içimdeki ev hanımı uyansın az bekle yaprak sarması yaparım yarına...hep hazır beklerken bırdığerını sevmeye duşundumde ne zavallı bı çaba...ınsan olmak bu ya...zavallıca gelıyor bazen...ve ınsan sadece çilek reçelı olabılmek ıstıyor...ve ben bazen sadece senı istiyorum bazen uykular bıle kar etmıyor...ne zavallı bişey insan olmak...asunun mutlu oluşuna mınnetdarız...babamı özledım...sınavlara sıkıntılı...ama kırgın değilim...birdiğerine yakın...o adama kucağında uyuduğum geceler için borçluyum...telaşlı değilim ...guzel havalara kırgınım bıde bazı guzel gecelere...yorgunum zamanzman ama mutsuz değilim...özluyorum sadece sanırm...okadar...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...