odamdakı saatlerin durmuş olduğunu fark ettığımde gece çoktan yarılamıştı kendını...bense şaşıyordum sana dair yanlarımın fazlalığına...şimdi başka birine ait olduğundanmıdır bılmıyorum tum bu ayrıntılara takıntım benım...saat 3buçukmu dıye sormuştun bılmem demıştım esasen saat 5 olmuştu çoktan...ve bugun farkettim...benım odamda saatler hala 3 buçuk...oysa zamana dokunabılsekte tutamamıştık hiç bi an...birbirimizi eksilttiğimizin farkına varmayışımız yada en azından görmezden gelişimizle doru bi orantı kurmuştuk tüm saatlerle...ben şimdi eksik olan ne varsa ne kalmışsa tek tek çıkarıp yaşar gıbıyım...
Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
Yorumlar