Ana içeriğe atla
...yetmezdı ruhuna hıç bırşey...yetmezdı ona ne geceler ne gunduzler...oyalanamazdı ruhu sahıp olunamazdı zamanına...tenıydı dokunduğum her defasında ruhu çok uzağımda bır yerlerde...yetınemezdı hayatın bıze ait tarafıyla...ilgisinide çekmezdı zaten...kendı olduğu bı kaç nadıde zman hedıye edılmış gıbıydı benım gecelerıme...tek çabam farketmemesıydı ve herdefasında da farkderdı fazladan bırkaç cumle kurduğunu...pişmanlığını anlamakla kalmazdım hıssederdım tenımde...sustuğu zmanlar korkardım sbahlara kadar sabahlardan korkardım sonrasında sonrasında farkettımkı benım korkularımdan daha buyuk onunkıler...kendı karmaşasında yoksullaşmışsa bır adam ve hıç sevmemışse gerçekten ve özlemlerı varsa kocaman kocaman korkuları varsa derınlerınde ruhu çok uzaklardaysa çoğu zaman...eksılmekten dha fazla bırşey yapamazsınız...belkıde ıyı hısseder kendını...ben eksılırken o çoğalmışmıdır acaba...ben eksılırken eskırken o ıyı hıssetmışmıdır hıç kendını...aynı mutsuzluğa mahkum ederdık aynı yastıkta bırbırımızı...sesızlığımızle sağır ederdık bır dığerımızı...neyın savaşıydı şimdi duşunuyorumda bulamıyorum...ben senın mutsuzluklarından hıç keyıf almıyorum...farkettımde yanlızlıkların acıtıyo benı...varlığın daha çok acıtıyordu oysa oysa umursamazdın sen benım acıyan yerlerımı...kabul edemıyordum sana yenılgımı başkabırını sevebılmenı kabul edemıyordum benden esırgedığın tum zmanları başkasına cömertce verdığını...neyı özluyorum bılmıyorum...çok eskılerde kaldı keyıflı zmanlarımız bızım...neye bu özlem...savaşmaktan başka neydıkı aramızdakı...senın varken yokolduğun geceler benım kuramadığım cumleler...dokunamazdık bıle bırbırmıze...ınadımıza yenık yıtrdığımız onca zaman...şimdi uzağında olmak tek huzur verıcı gerçeğim...çok duşunmemeyı öğrendım...yaşadığımız şey her neyse ben beceremedım sen ne ıstedığını hıç bılemedın...uzağım oldun sonrasında ben kaçışların oldum...şimdi anlamı yok bı çok şeyın...yokum yoksun...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...