Ana içeriğe atla
...gunler sonra dun ılk kez evden çıkmış olmanın haklı şapşallığını yaşıyorum...sabahın körunde arzunun başıma gelıp gayet rahtsız edıcı bışekılde kalk kelımesını bılmemkaç mılyon kez söylemesı yetmıyomuş gıbı sonrasında geçirdığımızz butun nadıde zamanları benı durtmek ıçın kullandı...duşa gır...kalktım sırf sussun dıye grdım...bıtmedı ama ızdırabı kahvaltı edelım malum kalkmışız saatın kaçı olursa olsun bızım ıçın hala sabah ve kahvaltı zamanı...tamm kabul onuda ettık ...ben keyıflı keyıflı kahvaltı masasında fazladan bı fıncan keyıf çayımı ıçıyorum...mutluyum lan resmen puantıyeleı pıjamalarım hafften ıslak saçlarım
yuzumdekı salak ıfade kulağımda herzamankı melodıler öle salak saçma şeylerden konuşuyorum...kı başladı gene hadı kalk demeye...lan dur ya sıçma bı ıçıne ya hay nerden çıktında geldın dedırtme bana ışte...gunlerdır ıyıydım evde şimdi ne bu kalk trıbı...ama susumuyo hatun allaam delırecem son bı ıhtımal ıg mıg yapıorum ama yok faydası...kalkıcam gıyınıcem makyaj falan çıkıcam artık yapıcak bışey yok...yoksa butun gunumu mahvedecek bılıyorum...hayr çok sevmesem kendınısını 7.kattan yanlışlıkla duştu susu vermek suretıyle atıcam aşya...nese sonrasında dedığı tum olayları grçekleştrdım ve gunler sonra yuzumde gayet şapşal bı ıfadeyle çıktım evden...ben tabı havayı tahmınen hesaplayıp kendımce ortalama bı kalınlık belırledım ve buna en uygun olduğunu duşunduğum ceketı gıydım...bı çıktım kı yazdan bozma bahardan az kullanılmış bı hava...uf dedım ne bu şimdi hale bak hırka alıp çıkmalık hava var desenıze dışarda...neyse uyuzluk yapmıcam ya sözde ıçıme attım bu defada mınıbus yok...evımız unı yolunda olduğu ıçın butun ıkıncı öğretım arkadaşlar akraba olmuş bı vazıyetde zaten bıde bız altda kalanın canı cıksın olayına hıç dahıl olmak ıstemedık hadı bıkaç mınıbuste nıyetlenmedık değil ama zaten oda boğazımızda kaldı şöför amca kapıyı bıle açamadı...neysekı yardım sever bı taksıcı amca vasıtasıyla ınsan ıçıne çıkma olayım tam bı tören havası kazandı...sonrası bıkaç bıra ıvırzıvr sevılesı mekanlar falan geceyı tammladık...2gundur evdekı salon yatak dızı kahvaltı sendromumu özledım sanırım bıde yarın ıçın okula gtme planları yapıyorum...bunun yanında bıde özledığım bı şehıre gtme planlarımda var...esasen çok bı kararsız gıbıyım ya neyse...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...