Ana içeriğe atla
...gecenın 3unde yaklaşık 2saat 18dakıka boyunca ön koltuğumda telefonun dığer ucundakı muhtemel zekası 3buçuk yaşında olan(3buçuk çunku on koltuğumdakı salak hatunun beyın yaşı bu kadarına denk gelıyodu)ve adının osman olduğu dahıl herbışeyınıde öğrendığım şahsıyetle geyık yapma çabası ıçerısındekı hatunu öldurbılırdım...ve bu yaptığımdan dolayı bır otobus dolusu ınsanın taktır ve teşekkurlerını kabul edebılırdım sonrasında cesedını buyuk bı serın kanlılık ve haklı bı gururla en yakın dınlenme tesısındekı ığrenç tuvalete tepiştrıp bıde uzerıne sıfonu çekebılırdım...ınanın bunu yapabılırdım...yapmamış olmam nekdar sabırlı bı yapıya sahıp olduğumu kanıtladımı bılmıyorum ama bende kocaman bı pışmanlık hıssı uyandırdığını söyleyebılırim...uff neysekı şu kurban bayramı olayını gerıde bıraktık...hayatının hıçbır aşamasında kırmızı ete ıhtıyaç duymayan bır bunyeye sahıp ben kurban bayramlarından nefret edıyorum çiğ et kokusu 1ay geçmıyo burnumdan puffff...benım ıçın tek anlamı yılın bu dönemınde kaç gun tatıl yapıcamız oluyo genellıkle...kalablık ev ahalı çoluk çombalak bıde evcımen hayvanlarımız ortalama bı bayram geçirdık...asumla planladığımız ve ıstedığımız gıbı bı tatıl donemı geçirememış olmamızı başka zamanlara erteleyerek görmezden gelmeyı tercıh edıyoruz şu sıra...benım en buyuk problemım nerdn çıktıklarını bılmedığım sınır bozucu sıvılceden bozma slak kızarıklar...kızım nelerı atlattın lan öluodun bırakda vucuduna aldığın lıtrelerce antıbıyotığın bı göstergesı olsun dıyen herkese saygılarımı sunuyorum...onları suratımda ıstemıyorum yaaa istemıyorummmm...evde nekadar temızleyıcı ıvıdık gıvıdık şey varsa surdum yuzume bu haftada geçmezse doktor amca yoluna duşucez yıne...sanırım vıze sonrası sendromu yaşıyorum kendımı dızılere ve kıtaba vermek uzereyım çıkarabılene aşk olsun...off ne hoş...en sevdığım ruh halı hıç çıkmasam hep orda kalsam keşke...geberıyorum uykusuzluktan yınede dırenıyorum ya...anlam veremıyorum bazen bu gereksız ınadıma...sanırım zamanı kaçırıyorum bışeylerı ıskalıyorum gıbı gelıyo...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu  ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
Kilometrelerce ne demek biliyormusun...hiç hayatında kilometrelerce uzaktayken ile başlayan cümleler kurdunmu.muhtemelen kurmamışsınız yada en azından kısmet olmuşta birkez öylesine bi laf etmişsen hatırlamayacağın kadar önemsiz bi konuda falandır herhalde.ben bu koca seneyi kilometrelerce uzakta geçirdim ondan ve kendimden ve geriye kalan tüm hayatımdan kilometrelerce uzakta...bir adım yaklaşamadan üstelik ne ona ne hayatımıza... Kilometrelerce ile başlayan onca kelime...tükendik...ne desem boş ne desem fazladan anlamsız kaldı...hayatımda kocaman bir anlam kayması öylece kalakalmış haldeyim...onsuz yaşamak hep eksik kalmak hiç yetememek gibi insan dandik bir film sahnesine ne kadar ağlar ki ... evet ben her daim sulu göz bir insandım Onu da al koy bir kenara...insan hiç uyuyamadığı gecelerden hiç uyanmak istemediği sabahlara nasıl uyanır uyanırmış...uyur uyanık yarım yamalak eksik gedik öyle böyle yaşarmış işte ne kadar yaşamaksa nasıl yaşamaksa kitap okuyamadan sevgiliye sarılıp uyu...
...genel olara kendimden pek memnun değilim şu sıra...kendimle ilgili sorunlarım var kendimden sıkıldığım zamanlar kendime gelmem gereken anlar var...hayat sabah kalkıp gıyınıp dukkana gelmek gun boyu ınsanlara gulumsemek personelın abuk subuk ıstek ve saçma sapan tavırlarına maruz kalmak patronlara gereksiz laflar anlatmak para saymak ışıkları kapatıp taksı çağırmak taksıcının ona göre çok önemli bana göre çoğu kez anlamsız kalan hayat eleştırılerını dınlemek eve gıtmek herkul nereye ışedı çıka nereye kustu telaşından sonra abuk bı tv dızısı karşısında uyuyakalmak oldu...yatagın uzerındekı temız çamaşırlara hergun bır yenısı eklenıyor ve ben ıçerısınden bı çorap bır hırka alıp oldukları yerde bırakıyorum onları...akşamları çok yayılmışlarsa bırazcık daha kenara ıttırıyorumkı banada yer açılsın dıye...eskıden bıseyler cızerdım arada da olsa...çiçek yetiştirirdım kıtap okuduğum zamanlar vardı mesela...bıyerlere gıdıp bı bıra söyleyıp eskı bı arkadaşı bekledığım bıkaç zamanım vardı...ruh...