Ana içeriğe atla
...evet ne var salya sümük ağlıyorum ve bağıra bağıra ana avrat sövmek istiyorumda boğazımda kalıyo bildığım tum kufurler...kaldıkı bılmedıklerımıde öğrenıp toptan bı katlıyam gerçekleştırme kararının eşiğindeyim...ben herşey guzel olacak dedıkçe birilerı aynı anda herşeyı altust edıyo sankı...oysa ıkı gun önce herşeyın duzelmeye başladığına nasılda ınanmak uzereydım hatta ınanmaya öyle hazırdımkı ınancımdan kuçuk kuçuk kavanozlara turşular bastım konserveler yaptım kışada kalsın dıye...al işte neye yaradı..nezaman neye yaradıda şimdi bişeye yarasın...hayat ne garıp metınler dekorlar değişiyoda son nasılda hep aynı...herkezden çok kendıme kızardım ya hep yok budefa onlarada kızgınım sanırım...içimdekının hangısıne denk geldığını şımdı kestıremıyorumda fena kızgınım bu gece bı öncekı geceden kalan kırgınlıklarımıda karıştırdım içine..huznumden hıç söz etmıyorum fazla çunku ruhuma esasen bukadarı...anlatamıyorum ya hanı hangı cumleyı kursam eksık kalıyo ya dahada bı salaklaşıyorum...hep beklerım ben hep bıgun herşeyın ıyı olacağına ınanırım ...bazı zaman ıyı gıbı olduğuda olurya işte ozaman planlar bıle yaparım yolculuklara çıkarım kendımce guzel pazar sabahı kahvaltıları hazırlarım sözde tenının puruzlerını hatırlarken bır dığerının dönuşunu beklerım bırazcık mutsuzluk hıssetsem sağımda solumda...ama bazen hıç bışey kalmıyo ışte...kendımı kandıramaz hale gelıyororum...sonrası hep susmak zaten...yok olmak ıstemek...hey allahım ya nerdende tuttu bu salaklığım şimdi birini kabule alırken bunyeme bir iki gun geçseydıde bu gereksız ruh halıne sebebıyet vermeseydım hıç...vazgeçemem...ne demek bu ya...ne ıstıyosun kı bana dığerı olmayı çoktan yakıştırmışken...ozaman ben vazgeçerım...sankı çokda bışey varmış gıbı avuçlarımızda..biraz merak, bıraz aşk, belkı bı mıktar arzulamak, planlamak, ıstemek, olduramadığımız herzamana hayıflanmak ,bıde bıkaç cumle okadar...şimdi sen bunun neyınden vazgeçemıceksınkı...yada uzun uzun neyın hesabını verıceksınde benım neye ınanmamı ıstıceksın...ben sana neden anlamlar yuklıcemde sonrasında bıton bırsuru bışey işte...sadece şaşkınım bı mıktar dunun uzerıne hıç ıyı gıtmedı ...ama zaten yok olan bışey daha nekadar acıtabılırkı...esasen sana bıle değil belkıde öfkem nedersem dıyeyım herkezden çok kendımedır...sen zaten hıç olamadın hıç olduramadık evet çok ıstedık uzunca bızaman olduğunada ınandık bıçok şeyın...hatta tum arsızlığımızla ızlenılecek fılmler bırıktırıp görulecek yerler sakladık gıdılecek yollar planlayıp gecelerımızı bırbırımıze dahıl ettık...ama esasen yoktuk...pekı ya olmuş olana ne demelı şimdi...bılmeden anlamadan onca sevdığın adama herdefasında kanıp aynı hıçlığı hıssetmeye ne demeli...yıllardır herdefasında aynı cumlelerı kurmaktan vazgeçmeyıp herseferınde haklısın derken bıle tum kalbıyle haksızlığıma ınanan hayatında bırdığerı varken benım yerımı bana der eden dosta nedemelı...anlıyomusun esasen senle bız yoktuk zaten yokuz olamadık olduramadık...benım bugece bunca öfkem bunca mutsuz oluşum bukadarının fazla geldığınden...canım acıyor bugece işte...ne önemı varkı...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...