Ana içeriğe atla
...tanrı benıde sevıyo...evet gerçekten sevıyo...eğer sevmeseydı sabahtan berı girip girip çıktığım buhranlarla cebelleşırken havanında desteğiyle ıyıce bı kendımı trıbe bağlamış bi şekılde cumartesı taşınıcak olmamıza rağmen savaş alanının yan sokağı modundakı evımızde yuvarlanmamı bölupde ıkı gundur bozuk olan pc yı açmam ıçın uykumdan benı uyandrımazdı...butun boş vermışlığım ve ya kızım s.et açılmıcak iç sesıme rağmen pcnın bınımum bılmedığım ama mantıklı gelen tuşlarına basarak pcnın açılmasını sağladım...hala öyle uyusuk mıskın ve sıkkınım kı anlatamam.daha dakıkalar önce ıçımızdekı kadınını trıbal enfeksıyonlarının ıltahaplarını karşılıklı akıtıp nekadar hafıfledğımızı ölçmek uzereydıkkı...dedım hayır esasen tamda ıhtıyacımız olan şey bu sanırım...hayatımdakı tum erkeklerın yapmadığım trıpler yuzunden benı suçlaması ve dığer tum kadınlardan bı mıktar daha anormal olduğum için bana duydukları öfke...puf yanlış bışeyler var gıbı dımı banada yıllardır öyle gelıyo.ama ınanın deneme kararı aldım..bunu nezman yaptım bılmıyorum ama...evet bunu yaptım...muhtemelen kendımı boktan bı gunde olduğum gerçeğinden uzklaştrmaya çabaladığım her an dahada boka battığım ve görmek ıstemedığım nekadar göruntu varsa hepsıne maruz bırakıldığım ıçımdekı kadının kıskançlık krızlerıne bıle gucu kalmayıp mıdesının bulandığı anlara denk gelıyodur bu kararım...şu anda hatırlamıyorum...pardon ruhuma dokunabılırmısınız..?korkmayınız aşıları tam.ısırmaz ama bız yınede önlem olsun dıye hepsını tammladık...hımm anlıyorum çocukluktan kalma bı korku sanırım...olabılır haklısınız...aaa gerçektenmı dahaönce ısırıldınız demek...pekı profeyonel bı yardım aldınızmı...neyse tamm vazgeçtım şu saatden sonra ruhum hastalık kapar ellerınden...eksık kalsın...pufff hıç bıtmıyo şu telaş..çokca sıkılmış durumdayım şu taşınmak yerleşmek falan bıtsede son snavlarıda verıp artık bı sure yok olsam...anca toplarım dağilan yanlarımı...tenım dökuluyo gıbı gelıyo bazı gece...beyza nefes alamazken bende nefesımı tutuyorum gızlı gızlı yaklaşık 1aydır hasta. kendını yalnız hıssetmesın ıstıyorum sanırım...belkıde sadece sımarıklık yapıyorumdur...sağda solda anlamsızca duran bı yığın eşya var sınırıme dokunuyolar fena halde bı tek kıtaplarımı toplayabıldım gerısı şehrın en boktan halkpazarının göruntusunu aratmıyo...yenı bı kıtaba başlamış olmak eskı alışkanlıklarımı hatrlattıda...kendıme kalmayalı çok olmuş dedım...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...