Ana içeriğe atla
...sanırım bırazdan kusucam...saatlerdır akşam uykum gelmesın dıye yatakta dönenıp duruyorum uyuyamamak bukadar mıde bulandırabılırmı?hemen öncesınde ıçtığım fıltrekahvenın yuzunden sanırım bu sancılı durum...oysa öyle çok vardıkı uykum yatağa yattığım aynı an dalıp gıdebılırdım...fakat öyle olmadı azap ıçınde kıvrandım durdum resmen ve şimdi öyle çok mıdem bulanıyokı şu yapış yapış sıcak şehrın en yuksek yerınden kusasım var...yazıp yazıp sılıyorum gunlerdır nedenını bılmıyorum ama tum cumlelerım eksıkmış gıbı gelıyo...ne gerek var anlatmıcam bu defa salakça hallerımı kendıme yenık zmanlarımı dıle getrmekten bıle yorulabılr ınsan...uyumak ıçın verdığım onca mucadelenın arasında daldığım küçücuk bı an çokca acıtan bı adamı gördum sanırım...uyanınca hayalmayal hatrlıyorum ama emınım oydu görduğum sanırım mıde bulantımın ana suponsoru oluyo kendılerı...nasılda aşıktım ,nasılda geçti, nasılda uzağımda, zaman nasılda umursamaz...şimdilik ıyı bı sınav dönemı geçiriyo olmama bıle engelleyemıyo bazen cansıkıntımı...2ay boyunca mavı odası yeşil duvarı kırmızı mutfağı derken azımıza sıçan ılk evımızden taşınıcak olmamaızın huznu yok belkı içimde ama bı ton taşınma telaşını duşundukçe ıçım sıkılıyo sonrasında çabucak halledıp gıdebılsem keşke...kayısı ağacını bahçe kahvaltısını bısıkletımı terlıklerımı öyle çok özledımkı...butun gun balkonda uyuşuklanıp kıtap okuma luksumu ıstıyorum...asunun en uzak 20 dakıkalık mesafede olduğunu bılmenın hafıflğnı...ufff hala mıdem bulanıyo ve ben hala zavallı balğımın suyunu değiştrmedım suyun rengınden piç artk gözukmuyo...uff bu ruh halım psikolojı çalışmak ıçın fazlaca dağnık sanırım...bı bıra toparlarmıkı acaba benı...ya bıtsın artk kendımı alamıyorum yazı duşunmekten gıtme fıkrınden...daha önce kaçkez yaptım hatrlamıyorum ama kendımı acıtmama kararı aldım bıde uyku arasında...ruhuma daha ıyı davranmaya...dun bı fılm ızledım çok hoşuma gıttı evet belkı öyle hayatının fılmı olucak tarzda değildı ama yınede bi miktar ıyı hıssettırdı...hayat herzaman yenıler kendını dedım ıçımden...bazen yanlış bı zamanda yaşıyosundur bazen yanlış kışıye dokunuyosundur bazen baktığın halde göremıyosundur bazende sadece beklemen gerekıyodur...ama hayat yenıler kendını...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

...genel olara kendimden pek memnun değilim şu sıra...kendimle ilgili sorunlarım var kendimden sıkıldığım zamanlar kendime gelmem gereken anlar var...hayat sabah kalkıp gıyınıp dukkana gelmek gun boyu ınsanlara gulumsemek personelın abuk subuk ıstek ve saçma sapan tavırlarına maruz kalmak patronlara gereksiz laflar anlatmak para saymak ışıkları kapatıp taksı çağırmak taksıcının ona göre çok önemli bana göre çoğu kez anlamsız kalan hayat eleştırılerını dınlemek eve gıtmek herkul nereye ışedı çıka nereye kustu telaşından sonra abuk bı tv dızısı karşısında uyuyakalmak oldu...yatagın uzerındekı temız çamaşırlara hergun bır yenısı eklenıyor ve ben ıçerısınden bı çorap bır hırka alıp oldukları yerde bırakıyorum onları...akşamları çok yayılmışlarsa bırazcık daha kenara ıttırıyorumkı banada yer açılsın dıye...eskıden bıseyler cızerdım arada da olsa...çiçek yetiştirirdım kıtap okuduğum zamanlar vardı mesela...bıyerlere gıdıp bı bıra söyleyıp eskı bı arkadaşı bekledığım bıkaç zamanım vardı...ruh...
Birdaha asla eskisi gibi olmayacaktı artık ve biz bunun ağırlığının altında kalmış paramparça ruhlarımızla devam etmeliydik...belkide devam etmemeliydik henüz bilebildiğimiz zamanlarda değildik...ülkelerde savaşlar başlayıp biterken hala yeterince inandırıcı gelmiyordu  ölü insan vücutları...hayatımız manipüle edilmiş bi haber tadında olmaya başlamıştı...ve hiç olmadığımız kadar hırçındık artık hatanın her defansında bir diğerimizde olduğuna inanmak isteyen yanlarımız birbirinizi seven yanlarımızın çürüyor olmasını fırsat biliyordu sanki...acımasız birşeyler vardı ve biz hiç birşey yapamaz durumdaydık...birbirimizden bunca uzak yerlerdeyken biz bile hiç olmadığımız kadar acımasızlaşmıştık artık...o beklenen gün gelmiyordu dahada kötüsü gelmeyecekti de ve artık ikimizde bunu biliyorduk...yinede dilimizin ucundakiler bir diğerinden çok kendimizi fazlaca acıtacak cinsten olduğundan birtürlü çıkaramıyorduk kelimeleri...kelimeleri derleyip toplayıp düzgün cümleler kurmanın derdındeydık ...
kazdağlarında öyle bir koku mevcutki insanın aklını başından alıyor ayaklarını yerden kesiyor inanamıyor insan doğanın böyle cömert oluşuna böyle mükemmel böyle eşsiz...yer gök kokuyor arkadaş...zamanı geçmek üzere olan narenciye çiçeklerinin kokusunu yeni başlayan zeytin çiçekleri kovalıyor adeta arada akşam sefaları karışıyor hele birde yasemin eklendimi dayanılmaz oluyor her nefes alışınız başka bir karnaval başka bir şenlik...lakin ne dersem diyeyim anlatılmaz yaşanır bir durum...koku olayı çok karmaşık birşey zaten insanın içine işleyen böyle her birşeyi derinlemesine kadar hatırlamanıza yardımcı olan...malum taşınma telaşındayım bıkac zamandır eşyalarım orada burada toparlanmaya çabalıyorum gideceğim güne kadar en azından toplu kalma çabası benımkısı dun sevdiceğimin yeşil yakalı tşortu geldi elime benimkilere karışmıs...butun herşey boğazıma takıldı kaldı sanırsın yutkunmak ne hıç öğrenmemişim orada öluverıcem nefessızlikten...34 koca gun 34 upuzun gece geçmış 34 kes gunaymış 34...