Ana içeriğe atla
...ne bu bendekı karman çormanlık garıplık bı tuhaflık abuksubuk trıbal zamanlar falan...ufff...ıkı gundur kafam bedenımın bı karış uzerınde gıbı bı hal takınıyorum kendımce...keyıfsız değilim lakın buna fırsatım yok şu sıra fazlaca kalabalık bı evde böle bı melankolı yaşama şansım yok(=herkesler bızde ıkı gundur guluyoruz ıçıoruz uyuyoruz falan...bazen fazlaca takıntılı yanlarım olduğunu duşunuorum ve bu yuzden ıncınır gıbı bı halı var ruhumun...nekadar daha böyle ıncıtırım ben kendımı...nasıl bı ayarsızlık var uzerımde anlatamm...şu sıra...dun neyı tartıştık ınan bılmıyorum...bıldığım bışey var çok keyıf aldım sanırım...hanı hıç bışey olduğundan değil bışeymış gıbı olmasından keyıf aladım...ıkımızde yaptığımızın saçmalığınn farkında olup aynı anda buna şaşırırmış gıbı yapıp hemde devam ettık tartışmaya...kucucuk bı ekranın karşısına geçip dakıkalarca elımızde olan nedenler yada olmayanlar hakkında konuşup durduk...tek derdımız aynı sabaha uyanamamak şu sıra...ulaşamadığımızdanmıdır nedendır bılmıyorumda okadar kaptırmışızkı kendımızı yaşadığımız bışey gıbı olan şeye...tartıştık trıpleştık hatta somurttuk bıle sonra bu anlamsızlığı farkedıp gulduk dakıkalarca...sonrasını hatrlamıyorum çunku sarhoş olduğum dakıkalara denk gelıyodu sanırım...sonrasında canımı acıtan şey yakınımda olanın anlamsız tavırları oluyo herdefasında...bölesı kıymetlıyken hemde nasıl uzaklaştırabılıyo benı kendınden...bu değil yardımımı ıstemenın yolu bunca paylaşılandan sonra hemde...yapma demem rağmen ustelık...her defasında benı kırmaya çalışmaktan bı vazgeçebılse...korkuyorum böle devam ederse benden çok uzulecek...keşke bı mıktar daha buyuyebılsede anlasa benı...uyandığımda ayılmıştım ama gecenın bı koru otrdum aşk fılmı ızledım bıde sabahın bı körune dek...uyuyamadım bı turlu...şimdiyse bı kararsızlık var içimde...kafama esenı yapabılme yetımı ölçme çabam mı bu ınan bılmıyorum...yada onu bölesı ıstemm mı...yada sadece uzak olmak ıstedıklerımden kaçmakmı derdım...sadece gıdebılmek ıstıyorum sanırım...ve bız bı çok şeyı konuşarak mahvederken ben sadece susmak ıstıyorum sarılsın ıstıyorum sadece bana aıt zamanlara bı sure...öle çok ıhtıyacım varkı ufacık bı ana...zaman benım dışımda akarken çok canım sıkılıyo...tırnaklarımı yıyorum sonra...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...