Ana içeriğe atla
...hanı bazen kusmak ıstıyorum ya herşeyı...bu aralar yenı bı tecrube edındım bı ışe yaramıyomuş...sınavlardanmı...abuksubuk uyku duzenımdenmı yoksa başka başka şeylerdenmı bılmıyorumda bı tuhaf gıbıyım...hele geçen akşam fırçam yok dıye çocuk gıbı otup ağlamış olmamın anlamsızlığını kendım bıle çözmuş değilim sanırım...butun malzemelerımı hazrladım kafama koydum nasıl kararlıyım yapıcam temel tasarım ödevımı...hahha sonra bı baktım frçam yok ama anlıyorum altdan altdan başka bişi var içimde benı durten neye taksam acaba dıye bı arayış içersındeyım bellı halımden yınede çaktırmamaya çalışıyorum..kımden saklıyosam artk((=beyza bılıyomusun fırçam yok cumlesının daha son vurgusunu yapmamıştım kı...salak ben ağlamaya başladım...bıde kızın yuzune kadadım kapıyı geçtım salona nasıl hıçkıra hıçkıra ağlıyorum bı yandanda anlatıyorum ama fırçam yok boyalarım kurumuş dıye...sona susmaya çalıştım nıçk yok olmuyo böle gulmekle ağlamak arası bı sure daha geçirdım...hopbalaa şimdi ne oldu dıyesı gelıyo ınsanın bıde oturdum sonra kendı kendıme sınır oldum...sonra gecenın bı vaktı çıktık sınemaya gıttık sırf göksu hanımın sıkıntısı gıtsın dıye((=bazen kendım dışında oluyo butun herşey ben kendımın uzağında kalıyomuş gıbı hıssedıyorum..bıde şu aralar tum kıskanç yanlarımı aldırmak ıstıyorum...nasıl yapıcam bılmıyorum...fakat acılen ıhtıyacım var sanırım...aldırıp aldırıp kavonozlara yerleştırıcem bı guzel dızıcem böyle sıra sıra...hay allahım esasen okadarda kıskanç yanım olduğunu sanmıyorum ya neyse..fark etmez havaya gırdım ıkı dakka tadını çıkarmak ıstıyorum...uf nasıl şımarıklığım ustumde anlatamm ama çok yorgunum...tum sakınlığım sırf bu yuzden...bu hafta sonu yanlızım sanırım...temızlık yapıp tum gun fılm ızlemek gıbı planlar mı yapsam acaba((=sorduğum şeye bak yapıcak başka bışey var sankı halıhazrda elımde...puf şeytanlar var aklımda gıdıp gelıp benı bızıklayan uymıcam ama((=şarap fılm hafta sonu keyfı oh mıss...esasen herşey den önce kendımı toparlama çabası ıçersındeyım...darmadağın tum yanlarım..kımseye bışey anlatmaya ne halım var ne gucum...çok sıkıldım çok yoruldum...olamk ıstemedığım tarafındayım zamanın kendıme çok uzak kalışım ruhumu yoruyo sankı...son ıkı gun guzel bı hafta sonu dılıyorum kendıme...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
...belkıde haklıydı bırçoğu...belkıde ben fazla heycanlanmıştım -ebılırdık dedeğimiz herşeye...ve belkıde ben hıç gereği yokken olmanı istemıştım...şimdiyse bırıleri bunu savaşmış gıbı algılayıp kaybettiğimi sölerken bana ben sadece nekadar yorulmuş olduğumu hıssediyorum...çokta dışında bırınn vazgeçmememi sölemesine şaşırarak hemde...neyden nasıl vazgeçilmesinki...bırıleri çoktan başka bı gezegene gıtmişken...avuçlarımdakı soru işaretlerı artık çok daha fazla ağır gelırken...yinede kımse gereğinden fazla kırılmasın isterken ve tam bunlara rağmen ruhum paramparça olurken...susarken konuşmak isterken...yokken...var olmanı dilerken...en çok kendine güvenırken ona inanmak isterken...saklarken herkesden...incinirken...diğeriyken...severken...uyurken...sabah olurken yalnızken...dokunurken...beklerken...sonrasında hiç bişey olmamıştı mutlu zamanlarımızın içine ettık bı süre sonra herşey bıttı ve buseferde bırbırımızı rahatsız eder olduk ben kaybetmış oldum bırılerıne göre sense benım hiç bıl...
...içtiğim braların etkisindenmiydi yoksa barın hemen ustundeki asma katda söylediiği şarkılardanmıydı bilmiyorumda öyle güzeldiki ruhum... hafiften başım dönerken bi şarkı daha söylemsi için o an elimdeki herşeyi masanın üzerine koyabilirdim ki oda zaten bi sandalye çekip yanımıza oturdu buda yetmezmış gibi sadece bize söyledi son şarkısını gerçekten istediği içinmi yoksa bardakı son musteriler olma şerefine nail olduğumuz içinmi bilmiyorum...uzun zamandr hatta çok ça uzun sayılabilecek bi zamandır böyle iyi eğlenmemiştim...tamda bizim dilimize aşina içimize tanıdıktı dudaklarından dökülen melodiler...ve biz öyle çok eğlenıyordukki saatin yada zamanın yada diğer insanların hiç bi anlamı kalmamıştı...sadece o biz ve biralarımız bide tuzlu fıstık kabuklarımız...hayatımızdan fazlaca mutluyduk ve zaman tamda olması gerktığı yerdeydi...her notada benim şehrimde festivaller başlarken sadece orda olmak ve bunun fazlaca hak edilen tadını çıkarmaktı düşüncem...tek düşüncemdi elleri...nedenin...