...bugünün iyibi gün olabilmesi gibi bi ihtimalle uyandım sabah...ve akşamki cümleler vardı hala aklımın odalarında dolanan ve tanımıyo olmama rağmen onun adımları olduğundan emindim sesini duyduklarımın...yıllar öncesine ait cümleri duymak gerçektende dediği gibi mutlu etmişmiydi bizi...yada sadece tanınmışlığın verdiği huzurmuydu içimizdeki...eksik kalmıştık eksiltmiştik çoğukezde yitirmiştik tüm mevcut zamanlarımızı...acıtan cümlelerimiz çok daha fazlayken kurmak için cesaretimiz kalmamış farkındamısın belkide korktuğumuzdandır belkide unutmuşuzdur kaybetmişizdir yada ne biliyim öyle bişeyler olmuştur...yağmur yağması ihtimalininde çok yüksek olmasıyla ilgili sanırım şimdi şurdan kalkıp ilk trene atlayıp gitme ihtimalimin olmasıda bir başka ihtimal esasen birinin gelmesi de çok başka bi ihtimal...gidp en sevdiğim pijamalarımı giyip cafere sarılıp uyuma ihtimalimin olduğu gibi...havada asılı kalmış cümlelerimiz ihtimallerimi tüketiyo...kuramadığın cümleler için seni suçlamıyorum sende beni suçlama biriktirdiğim mutsuzlıuklar için... tarçın rengi haytlarımız olsun istiyorum sadece ve zamanı avuçlarımda tutarken ben senin parmakların olsun saçlarımda...tüm yalanlarını bana söle tüm gerçeklerini benimle yaşa biriktirdiğimiz mutsuzlukları harcayabiliriz pekala inanbana...sadece yanımda olmana ihtiyacım var hergünün güzel olaması gibi bi ihtimale uyanırken bi gün açsam gözlerimi ve sen olsan tamda baktığım yerde dursan sussan konuşmasan orda olma ihtimalinin olması bile yetiyoken inan herşey birazdaha mutlu olabilmek adına...
neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
Yorumlar