Şunu bilmeni isterimseni bu şehirde artık seven kalmadıyani terkedenle birlikte genel bir suskunluk meselesi,yolların kemikleri kırıkyolların verecekleri yeni sözlere inanacak olan yokyolları ancak kendilerini kesen yollar anlar ömür boyu yolcu denmez ya bir insana onun da bir adresi vardır bir gün şüphesiz hatırlanılacak onun da belki çok dinlediği bir david bowie şarkısı önemsenebilecek bir gururu, bir bahanesionun da ağlayacak birkaç özel dakikası vardır"Yüzü yağmurla bıçaklanmış bir sonbahardı"gerisin geriye çekilirken boz örtüler altında istanbul rakılara akşam akrep gibi inerken nihavent makamı eserken rüzgâr kimseyi lanetleyecek değilim, çünkü,beni hırpalayanlar topu topu üç beş böcekt içocuktu huysuzdu hepsi de bana benzeyebilecek kadar aptaldı... küçük iskender...
neçok özlüyorum bazı zaman onu...ne çok sevmiş yüreğim gözlerini...ne çok alışmış tenine ruhum...yabancı biri oluşundan şimdilerde gözlerimi dolduruyor hatırlattıkları...zaman ne hızlı ne acımasızca geçip gitmiş yanıbaşımızdan...bırden bambaşka şehirlerde bambaşka insanlar olarak buluvermişiz kendimizi...oysa bazen daha dun havuçlu tarçınlı kekin kokusuna karışan muhabbetlerimiz varmış gibi daha dun sol omzunda uyuyakalmışım gıbı...uyandığımda çoktan gıtmıştın ve ben çok başka bır hayattaydım senden ısık yılı uzakta...ınsan herşeye alışıyor lakin...gidenin yeri muthış bır hızla doluverıyor...unutulmuyor belki ama geçip gidiyor tum önemli gibi görünenler...ve bir adam çıkıp paldır küldür giriveriyor hayatıma...senın elllerimi tutamadığın tum deniz kenarlarında ellerimi tutuyor senın yatamadığın uykularda bana sarılıyor...benden önce hep eksikmiş hep yarımmış gibi seviyor benı...öyle tanıdık geliyorki sevgisi tıpkı benım senı sevdiğim gibi tanıdık bi his ve ben sırf bu hıs ıçın bıle seve...
Yorumlar